Aydın Bürokrasi, siyaset ve medya dünyası, BŞB Başkanı Çerçioğlu kalemşörleri elinden servis edilen haber sonrası, “Tencere dibin kara” muhabbetine girdi. Aydın Gençlik ve Spor İl Müdürü Cenap Fillikçi hakkında, yurttaki asansör kazasında yaşamını yitiren bir öğrencinin davası ile ilgili yurt dışına çıkış yasağı konmuştu.
Bunu fırsat bilen Aydın BŞB kalemşörleri Aydın Valisi'ne hitaben, “Neden görevden almıyorsunuz?” baskısı kurdu. Aslında amaçlarının her an görevden alınma ihtimali olan ASKİ Genel Mdürü Vekili Hakan Olkaç ve Aydın BŞB Genel Sekreteri Ertuğrul Yamen hakkında, “Bunu almıyorsunuz, onları da almayın” mesajı vermekti. Fakat davaların içeriğini bilmekten aciz düşünce sahipleri olarak Hakan Olkaç'ın ihaleye fesat ve edimin ifasına fesata dayalı suçlardan iki kez görevi kötüye kullanmaktan hüküm giymesi, Ertuğrul Yamen hakkındaysa evrakta sahtecilik yoluyla nitelikli dolandırıcılık ve kamuyu zarara uğratma soruşturması sürüyordu.
Ayırca Ertuğrul Yamen kamu kullanımındaki araçla alkollü kaza yapmış, olay yerinde görevli polislere direnince elleri arkadan ters kelepçeli karakola götürülmüştü.
Bunun yanında BŞB Sağlık İşleri Koordinatörü Dr. Kadir Karakoç, kamu kullanımındaki araçla içinde üç bayan varken ağır bir kazaya karışmış, olay yerinden bayanları da bırakıp kaçarken vatandaşlar tarafından yakalanmıştı. Dr. Karakoç da olay yerinde polislere alkol muayenesi yaptırmamış, hastanede yapılan muayenede 139 promil alkollü çıkmıştı. Bu konulara özel sempatiyle baktığı bilinen Özlem Çerçioğlu konularla ilgili tek bir açıklama veya işlem yapmamıştı.
BİR İBRET VESİKASI
Öte yandan tüm bu skandallar arasında her zaman başı çeken ASKİ Genel Mdürü Vekili Hakan Olkaç'ın durumu, ibret vesikası olarak tarihe geçecek.
Bilindiği gibi Hakan Olkaç çok sayıda ihaleye fesat ve edimin ifasına fesat, sahte kaşe gibi olaylara karışmış, hakkında düzenlenen fezleke ile 72 yıl hapis cezası ile yargılanmıştı. Temeli ihaleye fesat-edimin ifasına fesat olan ve ayrı ayrı yargılandığında 28+1'e bağlanması gereken Hakan Olkaç, dosyalar kırpıla kırpıla iki kez görevi zincirleme kötüye kullanmaktan ceza almıştı. Birincisinde HAGİB yani hükmün açıklanmasının geri bırakılması cezası alan Hakan Olkaç, bir yıl geçmeden ikinci kez zincirleme görevi kötüye kullanmaktan 1 yılın üstü cezası onandı. Her iki ceza da yüz kızartıcı nitelikte olduğu için, Olkaç’ın memuriyetten ihracı gerekiyordu.
ÇERÇİOĞLU'NDAN OSKARLIK YOLSUZLUK VE ÜSÜLSÜZLÜK KAPATMA DERSLERİ
Fakat burada, “Yemez yedirmez, çalmaz çaldırmaz” masalıyla oy toplayan Özlem Çerçioğlu ve yapılanmasının, kanun arkasından dolanma manevraları devreye girdi. Kanunun boşluk hükmünde idarenin haberi olduğunda, souşturmakla başlatmakla yükümlü olduğu yer alıyordu. Diğer bir boşluk içeren hükümde ise, suçun üzerinden iki yıl geçtikten sonra işlem yapılamaz ibaresi vardı. Bu boşluklara sığınan Çerçioğlu ve yapılanması, iki yıllık süreci zaman kazanma takdirleriyle geçirdi.
Çünkü soruşturma başlattıkları takdirde Hakan Olkaç'a maaş kırım cezası verip, açığa almaları gerekiyordu. Ardından Aydın Valiliği'ne durumu bildirmeleri zorunluydu. Aydın Valiliği’nde Denetim Kurulu ve Mahalli İdareler Kurulu tarafından da, Hakan Olkaç'ın memuriyetten ihracı gerçekeleştirlecekti. Oysa Hakan Olkaç'ın yolsuzluk ve usulsüzlük temelli dosyaları o süreç içerisinde defalarca haberlere konu olmuş, hatta Mülkiye Müfettişleri ve Bilirkişi Heyeti, kanuni süre içerisinde suçları tespit edip, Cumhuriyet Başsavcılığı'na iletmişti. Aydın BŞB’de dişi kuş hamile kalsa haberi olan Özlem Çerçioğlu'nun bu kadar habere, bu kadar müfettiş raporuna rağmen nasıl haberdar olmadığı, merak konusu oldu.
Duyumlara göre Aydın BŞB ve ASKİ Genel Müdür Vekili Hakan Olkaç'ın, müfettiş raporlarını unutarak, “Savcılıktan iddianame iki yılı geçtikten sonra geldi. Süre geçtiği için işlem yapamadık” mazeretine sığındıkları kaydediliyor.
Fakat zamanında yapılan müfettiş raporu ve suçların tespitinden, suça yönelik dosyalar Aydın BŞB tarafından müfettişlere verildiği halde, nasıl habersiz olduklarının cevabını da nasıl verecekleri, merakla bekleniyor.
Öte yandan Dr. Erkan Kararaslan'ın danışmanlığı döneminde 2011 yılında işlenilen benzer bir durumla karşılaşıldığında, “Şimdi haberimiz oldu” denilip, 2014 yani üç yıl sonra soruşturma başlatıldığı kaydediliyor.
Cinlik yapacağız derken Çerçioğlu ve yapılanmasının nasıl, “Merd-i kıpti sirkatin söylerken şecaat arz edermiş” durumuna düştükleri, Aydın Şafak Gazetesi tarafından kamuoyuyla paylaşılmaya hazırlanıyor.
HAKAN OLKAÇ NEDEN KORUNUP SÜREKLİ YÜKSELTİLİYOR
Hakan Olkaç'ın geçmişi de günümüzü aratmıyor. Aydın Belediyesi döneminde evrak kayıt memuru olarak işe başlayan Hakan Olkaç, yasal olarak zorunlu kılınan ilgili sınavlara girmeden, Mühendislik kadrosuna alınıyor. İş mahkemeye gidince İdare Mahkemesi tarafından Hakan Olkaç'ın suçu sabit görülse de, üzerinden çok zaman geçtiği için, zaman aşımı nedeniyle bir şey yapılmasına gerek görülmüyor.
Özlem Çerçioğlu döneminde onca olaylara rağmen sürekli korunup kollanması ve makam üzerine makam verilmesinin nedenini sorgulayanlar, Aydın Şafak Gazetesi tarafından kamuoyuyla paylaşılan şu haberle gerçeklerle yüzleşiyor.
Youtebe ses kaydında personel ile tartışan Hakan Olkaç, düzmece ihaleler yoluyla yolsuzluk iddialarının tamamını, “Evrakları ben düzenleyeceğim” ifadeleriyle kabul ediyor. Söz konusu ihalelerden biri, Aydın Şafak Gazetesi tarafından Hakan Olkaç'a suç duyurusu yapılan skandallar zinciri. Yasalara tamamen aykırı şekilde doğrudan temin usulü ihaleler verilen kişinin, Özlem Çerçioğlu'nun eşi Ercan Çerçioğlu'nun arkadaşı Adnan Hacıreceboğlu olduğu ortaya çıkıyor. Adnan Hacıreceboğlu'nun paintball şirketi olduğu, elektrik ile hiç bir ilişkisinin bulunmadığı, daha önceden iş bitirme belgesinin olmadığı, (Ki bulunursa gerçek dışı çıkacaktır), yapılan hayali işlerin ise ASKİ elektrik ve trafo işlerine yönelik düzenlendiği ortaya konuluyor. Hatta vergi borcu olan Hacıreceboğlu'nun bu borçlarının yine bu düzmece ihalelerle düzenlendiği ve üzerine cebine para konulduğu da, skandallar zincirinde başı çekiyor.
Hakan Olkaç'ın bu tip belki binlerce küçük büyük ihaleler hakkında delilleri topladığı, bu nedenle Çerçioğlu ailesi tarafından “Nadide Çin Vazosu” gibi koruyup kollandığı, makam üzerine makam verildiği gözler önüne seriliyor.
Aydınlılar olarak tüm kamuoyu ve Türkiye, CHP'nin “Topuklu Efe” dediği, yıllardır “Yemez yedirmez, çalmaz çaldırmaz. O ailenin paraya mı ihtiyacı var” propogandası ile siyaset yapan Çerçioğlu'nun, “Memuriyetten atılması gereken biri nasıl korunup, kollanıp, makam sahibi yapılır?” filmini, “Millet aç aç. Emekli perişan” sloganları arasında ve huşu içinde izliyor.
(NOT: Hakan Olkaç hakkındaki sahte kaşe iddiaları mahkemelik olmuş, Haşmet Aysan davayı kazanmıştı. Buna rağmen o dosyaların akıbetinin ne olduğu sorusu, hala açıklığa kavuşturulmayı bekliyor. Sahte kaşe olaylarından sonra bu tür yolsuzluk ve usulsüzlüklerin devlet organları ya da medyaya sızmaması için, ASKİ Genel Müdürlüğü apar topar eski bağımsız binasından Sarı Binaya taşınmak suretiyle, kendilerince önlem alınmıştı.)