• “Yavrum ısıcek deyyom…”

    Özlem Çerçioğlu şu aralar belli ki çok darda. Baksanıza, trolleri üzerinden, “Seni çöp ederim” diye tehdit ettiği Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel ne zaman bir açılış, bir hizmet ya da basın toplantısı düzenlese, davetli olmasa dahi pişkin pişkin orada. Siyasi hayatı bitti, hala patron benim pozları verme çabasında.

    10:28:13 | 2025-02-05

    Şimdi hukuki süreç çalışıyor. Bir yanda onun karabasanını yaşıyor. Partisi dahi ‘kaybedersek kaybedelim, bir daha Özlem Çerçioğlu'nu aday yapmayacağız’ diyor. Gına gelmiş artık hepsine bunların afraları tafraları. CHP Genel Merkezi şunu artık iyice görmüş belli ki; Bir aile Aydın'ı kemiksiz, kılçıksız bir güzel ham hum şaralop yapıyor, üzerine sesi çıkan kim varsa bir güzel sövülüyor, yetmezse dövülüyor. Üzerine bir de kendisi daha on yıl kalacakmış gibi, “Başkanlarımla beraber çalışmaya devam edeceğiz diyor...”

    Ne diyim Yarabbi...

    Özlem Hanım hadi davetsiz misafirdin, lay lay lom davet edilmediğin yere gittin. Davetsiz misafirliğin de adabı vardır dimi... Düşman hukuku uyguladığın Ömer Günel yanına giderken bari sahillerden söktüğün helalar, banklar, şemsiye ve şezlonglar dahil üç beş bir şey götürürseydin olmaz mıydı? Ya da lağım içinde bıraktığın dereleri temizlet bari. “Kim kullandıysa o temzilesin” diye Kuşadalılara hakaret etmiştin hatırladın mı... Nerdeeee... Çerçioğlu ailesi ve şurekaları o kadar Aydınlının sırtından geçinmeye alışmışlar ki hastaya gitseler, garibin meyve suyunu içecekler. Bir de gittiği yere seyyar troller ve kalemşörlerini de götürürler. Hepsi Baba Tahir torunu. Onlardan gelen sipariş sorular harici kabul etmez, hatta ardına bakmadan uzaklaşır.

    Gelelim Çerçioğlu’nun Baba Tahir medyasına.

    Baba Tahir, devr-i alemde bab-ı ali yani basının önde gelen isimlerinden. İstanbul Belediyesi Demokrat Partiye geçer. Bunun da geliri kesilir. Sen misin kesen. Hemen manşet atar; “Küçükçekmece gölüne domuz düştü...” İstanbul'un su ihtiyacının karşılandığı yerdir o zamanlar Küçükçekmece Gölü.

    Ortalık karışır, ahali ayaklanır. Gelirler hemen şişman zarfla ödemesini yaparlar. Baba Tahir anında yeni gazete basar; “Paniğe gerek yoktur. Küçükçekmece Gölü'ne düşen domuz değil, ceylandır..”

    İşte Aydın medyası da Baba Tahir soyundandır.

    Onlar da eşlik etmişler Tanrıça gibi hizmet ettikleri Ceylan gözlü Özlem Hanıma.

    Bir sorular sormuşlar, hepsi büyük gasteci. Pabucumun medyası...

    Neymiş kış günü asfalt mı dökülürmüş...

    Rusya’da da döküyorlarmış.

    Özlem Hanımın Türkçesi epey kıtlaşmış galiba, ya da işine geldiği gibi anlatıyor... Yani apaçık halkı kandırıyor. Dezenformasyon yani.

    Özlem Hanım Özlem Hanım... Bişey diycem, yüksek sesle söyliycem...

    Size kış günü asfalt dökülmezden ziyade, asfalt üzerinden bir şehir nasıl soyulur gerçekliğini sordular. Hani aynı yere sekiz defa asfalt dökülmüş gibi ödemeler yapılıp, rezalet ortaya çıkınca göstermelik asfaltlar döküldüğü gerçekliğini. Hem de Aydın böyle soyulurken üzerine bir de BŞB yani halkın araçlarıyla ve personeliyle bir kez daha soyguna çanak tutulduğunu.

    Aydın kazanıyormuş...

    Valla bizim gördüğümüz, imar - ihale - eman - mükerrer ödemeler derken Aydın'ın on milyarlarca lirası, yani eski parayla onlarca katrilyon soyulduğu.

    Kazanan sadece siz, aileniz ve yapılanmanız içerisindeki şüreka...

    Hepsinin yedikleri gayri ahlakilik ve gayri hukukilikler dillere destan olmuş.

    Biz mükerrer yani gerçek dışı ihaleler yoluyla hem de defalarca halk soyuldu mu iddialarını gündeme getiriyoruz, siz kış günü Ruslar da asfalt döküyor diyorsunuz.

    Sizin mantığınız, namaza giden dedenin feryadına döndü.

    Olay iç anadoluda oluyor. Kayda alıp yayınlamışlar.

    Dedenin biri belediyeyi arıyor. “Yavrım sabah namazına giderken köpekleee hep bize saldırıyor. Her sabah böle. Sonunda ısıcekler bizi” diyor.

    Görevli memurla geçen sohbet sonunda memur, “Dede biz onları kısırlaştırdık” cevabını veriyor.

    Hacı Dede de, hidetleniyor; “Yavrımmmm. Zkcekler demeyyom ısıcekler deyyom ısıcekler deyyom!..”

    Bizim hal de Hacı dede misali...

    Defalarca asfalt döküldü diye gösterdiğiniz yerlere para ödemişsiniz, nerede bu paralar?

    Kış günü bu yolsuzlukları örtmek için can havliyle mi asfalt dökmeye kalkıştımız? Diyoruz. Onlar bize “Ruslar da döküyor” diyor.

    İyi de bunca yıllık gazeteciyim, Rusya'dda bu güne kadar defalarca aynı ihaleyi yapılmış gibi gösterip milletin milyarlarını cebe atan bir belediye başkanı görmedim... Hele bir de üzerine vaaz verenini..

    Aman Putin duymasın, bir de Özlem hanım yüzünden siyasi kriz çıkmasın...